Üniversitemiz Hukuk Fakültesi, Anayasa Hukuku Ana Bilim Dalı üyesi Dr.Öğr.Üyesi Feyzan OLGUNSOY’un çevresel haklara ilişkin “Challenges Of Invoking Environmental Rights Before The Turkish Constitutional Court: Mehmet Kurt Case” başlıklı makalesi İstanbul Medeniyet Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi’nin 11. sayısında yayımlandı.
Şirketlerin artan endüstriyel faaliyetlerinin endüstriyel atık yönetiminde başarısız olmaları ve beraberindeki çevresel tahribatlara bağlı olarak artan miktarlardaki sera gazları, arazideki biyolojik çeşitliliğin kaybolması, doğal kaynakların tüketilmesi ve zararlı maddelerin salınımı gibi hususların çevresel tahribata yol açan durumları ortaya çıkardığını belirten OLGUNSOY, araştırmasında sağlıklı bir çevrede yaşama hakkının yaşam hakkı bağlamında Anayasa Mahkemesi önüne götürülmesinde ortaya çıkabilecek zorlukları Mehmet Kurt başvurusu örneğinde inceledi.
Araştırma, Türk Anayasa Mahkemesi’ne temel hak ve özgürlüklere ilişkin başvuruları inceleme yetkisi verilmiş olması ve Türkiye’de 1982 Anayasası’nın 56. Maddesinde sağlık ve dengeli bir çevrede yaşama hakkı tanınmış olmasından yola çıkılarak, örneklendirilen insan yapımı çevre felaketlerinin mağdurları için sağlanacak etkili bir hukuk yolu olarak bireysel başvurularda 56. Maddenin etkin bir şekilde kullanılıp kullanılamayacağı sorusunu cevaplamayı amaçladı. Çalışmada, Mehmet Kurt başvurusu özelinde, Türkiye’de çevresel hakların korunmasında yasal yollardan biri olan bireysel başvurunun potansiyelini ve eksiklerini ortaya koyuldu.
Araştırma sonuçları, örnek başvuru üzerinden, Türkiye’de çevresel hakların korunmasında bireysel başvurunun sorunlu alanlarını ortaya koymuş ve devletin çevresel meselelerdeki pozitif yükümlülüklerini vurguladı. Kamu makamlarının pozitif yükümlülüklerine dayanılarak, adalet sistemine erişim hakkı, etkili başvuru hakkı, çevresel konularda bilgiye erişim hakkı gibi usuli hakların rekabet halindeki çıkarları tartmak için etkin bir şekilde kullanıldığı ortaya kondu. Bununla birlikte, tüm güvencelerin, insanı merkeze alan antroposentrik yaklaşımdan kaynaklandığı belirtildi. OLGUNSOY, son dönemde yaşanan iklim değişikliği, orman yangınları, kuraklık ve deniz kirliliği gibi sorunların, kaliteli bir çevrenin ancak çevrenin bütüncül olarak korunması ve geliştirilmesi ile mümkün olabileceği sonucunu ortaya koyduğunu vurguladı.
Makaleyi buraya tıklayarak okuyabilirsiniz.