Üniversitemiz Bilgisayar Mühendisliği Bölümü öğretim üyelerinden Dr.Öğr.Üyesi İbrahim ARI’nın yazarları arasında bulunduğu “Female Entrepreneurship for Sustainable Economy and Development—Challenges, Drivers, and Suggested Policies for Resource-Rich Countries” isimli makale, Sustainability dergisinde yayımlandı.
Çalışmada ARI, kadın girişimciliğinin yalnızca ekonomik açıdan değil, sosyal ve çevresel boyutlarda da sürdürülebilir kalkınmanın sağlanmasında kritik bir rol oynadığından söz etti. Kadınlar ailelerinin, çevrelerinin ve toplumun mükemmel ve amansız koruyucuları olarak görülmesine rağmen pek çok ülkede, özellikle de kaynak bakımından zengin ve gelişmekte olan ülkelerde, kadın gücünün en üst düzeyde kullanımına yönelik oldukça sınırlı imkanlar olduğunun da altını çizdi. Bu bağlamda, çalışmada hidrokarbon-temelli kaynaklar açısından oldukça zengin olan Katar’ın ekonomik çeşitliliğini geliştirmek ve sosyal olarak daha canlı bir ortam oluşturarak sürdürülebilir kalkınma için gerekli olan politikaların sunulması amaçlandı. Makalede, kadın girişimciliğinin önündeki cinsiyet eşitsizlikleri gibi engelleri ve sınırlamaları hafifletmek ve kadınların yardımıyla ekonomik gelişimi sürdürmek için, öncelikle tasarım ve sistem düşüncesi yaklaşımları kullanılarak, bütünsel bir stratejik model geliştirildi. İkinci olarak, bu kavramsal modele dayanarak, sürdürülebilir kalkınmayı sağlamak için kadın girişimciliğini teşvik etmek ve ekonomik çeşitliliğe katılımlarını artırmak için entegre bir politika çerçevesi önerildi. Üçüncü olarak, önerilen politika çerçevesinin fizibilitesini ve etkililiğini doğrulamak için bir anket çalışması yapıldı. Sonuçlar, ankete katılan istekli kadın girişimcilerin, daha fazla yerel eğitim ve mentorluk programları ile hükümetten gelen sübvansiyonlar ve fonların sağlanmasına ilişkin önerilen politikaların geçerliliğini sürdürdüğünü ortaya koydu. Ayrıca, kadın katılımcılar girişimcilik uygulamalarının yerel ve kültürel geleneklere uyması gerektiği konusunda hemfikir olsalar da topluma sosyal ve ekonomik katkıları konusunda farkındalığın yaygınlaştırılmasının ve manevi desteğin ek bir ihtiyaç olduğu sonucuna varıldı. Son olarak, bulgular, çoğunlukla Katar vatandaşları olmak üzere birçok kadın katılımcının, diğer kadınlarla ortaklık kurmak ve kadın istihdamının genel sürdürülebilirliğine katkıda bulunmak için diğer girişimlere fon sağlamaya yardımcı olmak üzere hem girişimci hem de yatırımcı olmaya istekli olduklarını gösterdi.